28 Mart 2018 Çarşamba

Bakalım "şom ağızlı" mı? Olacağım... Yoksa "geleceği gören" mi?

28.03.2018
Bugün Olivium alışveriş merkezi ile bağlarımı koparmakta ne kadar haklı olduğumu bir kez daha anladım... Daha üç beş gün önce Rusya'da 60 can alışveriş merkezi yangınından kaçamamıştı.

Bugün Olivium alışveriş merkezi ana kapısından çıkışımı yaptım, ama bir türlü kaldırımından yola inemiyorum, çünkü her iki rampanın önü ve girişinin ön tarafının tamamı otobüslerle kapalı. 

Baktım olmuyor, bende geriye dönüp alışveriş merkezi kapısının önünü kapattım ve insanların geçişini engelledim. Benim bu işgalimi gören güvenlikler hemen yanıma geldi ve "sebep" dediler, bende "her iki rampa işgal altında ve alışveriş merkezi önü otobüslerle işgal altında" dedim. Onlarda hemen telsizle irtibata geçtiler ve "siz çıkın görevli arkadaş rampanın orada" dedi.

Ben geri gittim ve bir güvenlik görevlisi yolu uzatarak beni başka yerden yola inmemi sağladı.

İşin acı tarafıysa bu durumu yazılı, resimli ve hatta vidyo olarak haber kanallarını haberdar ettiğim halde kimsenin ilgilenmemiş olması. Eğer herhangi bir olumsuz durum oluşunca hepsi bu konuyu ele alırlar.


1 Mart 2018 Perşembe

Malzeme Değerlendirme Merkezi, açılış davetiyesi sunumum...

Ahtapot gönüllüleri sosyal dayanışma ve sportif faaliyetler derneği, yapılan toplantılar, çalıştaylar ve alınan eğitimler sonrası 27.7.2017 tarihinde kurulmuş olup, ben kurucu üyeyim ve sadece ben engelliyim, diğer herkes sağlıklı işi gücü olan sportif kişiler.

Ben üç yıldır içlerindeyim, şu ana kadar Facebook aracılığıyla proje üretip farkındalık sağlardık veya STK'ların derneklerin projelerine destek verirdik, ama bundan sonra kendi derneğimiz adı altında bunu yapacağız.

Kendi projelerimiz için destek ve bağış toplayacağız, hibe veya fonlarla projelerimize destek alıp harekete geçeceğiz.

Farkındalık sağlamaya çalışacağımız konularsa; sokakta yaşamını sürdüren hayvanlar, yurtlarda kalan bakıma muhtaç çocuklar, desteğe ihtiyacı olan öğrenciler, engelliler, evsizler ve kimsesizler. 


Bunun yanı sıra dernek merkezimizde elbise, ayakkabı, kitap, oyuncak gibi kullanılmış malzemeleri toplayacağız, temizliğini bakımını yaptıktan sonra barkodlayarak, sınıflandıracağız ve ihtiyacı olana o şekilde göndereceğiz.

Bizim bu öncelikli projemiz olup tüm bu işlemleri dernek merkezimiz MDM'de (Malzeme Değerlendirme Merkezi) bulunan çamaşır ve kurutma makineleriyle, ütülerle yapacağız ve tüm bu işlemleri bilgisayarda takip edeceğiz. 

Derneğimiz, insan işçi gücünün tamamını gönüllüler aracılığıyla karşılayacak, bir kaç kişi harici çalışanımız olması düşünülmüyor.

Bir Ahtapot'un ihtiyaç duyulan her yere uzanan sekiz kolu ve içi sevgi dolu üç kalbi vardır. Bir Ahtapot gönüllüsü din dil ırk milliyet ayrımı yapmaz, şikayet etmeden koşarak harekete geçer ve gülümseyerek/ gülümseterek çalışır.

Bizim, senin gibi gönüllülere ihtiyacımız var... Bu sebeple gonulluyum@ahtapotgonulluleri.org
adresine kendini anlattığın bir e-posta atarak gönüllü ekibimize dahil olabilirsin.


Derneğimiz kurulduktan sonra ilk projemiz 39. Avrasya maratonu'ndan 78 kişi koşmuş olmamız, MDM adına bağış toplayarak dernek merkezimizin tadilat inşaasını ve kullanılacak olan demirbaşların ödemelerini yaptık.

Dernek faaliyete geçeli çok kısa bir süre olmasına rağmen verdiğimiz sunumlar sonrası LC Wakiki 23 Nisan'larda öğrencilere destek için giyim eşyaları bağışlamaya başladı, Petrol ofisi öğrencilere verilmek üzere bilgisayarlar bağışlamaya başladı ve Dolap.com firması sokağa terk edilmiş köpeklere kulübe yapımı projemize mama desteği vermeye başladı.

Bunun yanı sıra üniversitelere yaptığımız sunumlar sonrası da eğitimci ve öğrencilerden gönüllü desteği almaya başladık.

SLOGANIM: "Giymiyorsan okumuyorsan oynamıyorsan..."


http://www.ahtapotgonulluleri.org
http://bagis.ahtapotgonulluleri.org  



NOT: Ben, vücudunun sol tarafı felçli olmasının yanı sıra konuşmasında problemi olan bir engelliyim... Algı yeteneğimde, beyinsel faaliyetlerimde veya zekamda sorun yok, ama benim konuşmam sorunlu, yani kendimi ifade ederken konuşurken zorlanıyorum. Bir sağlıklının on beş yirmi saniyede konuştuğu bir cümleyi ben bir dakika civarında konuşuyorum... Bu yüzden diğer üyelerimizin yaptığı gibi sunumumu sesli olarak değil, yazılı olarak yapacağım… Hazırlamış olduğum aşağıdaki metni mesaj olarak göndereceğim veya bir dosya kağıdına çıktı alıp çevreme davetiyemizle beraber sunacağım.