Bugün babamla beraber bir düzeltme yapmaları için Zeytinburnu belediyesine gittim…
Geçen yıl Zeytinburnu belediyesinde memur olan Fatih beyden bir ihbarname aldık, bu ihbarnamede babam
başka mülkü olmadığı için beş yıldır ödemediği Zeytinburnu’nda oturduğumuz
evimizin vergisini cezasıyla birlikte geri isteniyordu ve cezasıyla birlikte alındı.
Bolu Gerede'de bulunan tapu dairesindeki bir stajyer bir çalışan hata yapıp babamın adı ve
soyadıyla aynı ad soyadlı başka birini karıştırmış ve babamın üzerine onlarca ev, onlarca arsa, onlarca tarla kaydetmiş.
Bunu fark eden Zeytinburnu belediyesiyse hemen bize ihbarname yollayıp babamın üzerine başka yerde mal varlığı olduğu gerekçesiyle o beş
yıllık vergiyi faiziyle tahsil etti.
Tapu dairesinin hatasının ortaya çıkmasıyla
babamın üzerindeki mülkler bizim uğraşlarımız sonrası gerçek sahipleri üzerine
kayıt edildi.
Bu işlemlerinin tamamı, babam ve kardeşlerim halletti... Devlet kılını bile kımıldatmadı.
Tapu dairesi ve belediye bir
hata yapıyor, düzeltmek zorundalar ama bunun yerine bize "yaptığımız hatanın cezasını faizi
ile siz ödeyeceksiniz" diyorlar.
Bir ülke düşünün; vatandaşı için değil,
kendisi için var…
İki üç defa memleketimiz Çankırı’ya gidilip gelindi, iki üç defa Bolu Gerede'ye gidilip gelindi, defalarca tapu müdürlüğüne gidilip gelindi.
En
sonunda uğraşlarımız sonucunda Zeytinburnu belediyesi ve tapu müdürlüğünün yaptığı bu hatayı biz düzelttik.
Gerede tapu dairesinin yaptığı hata sonucu, babam
ve kardeşlerim oradan oraya koşturuldu, maddiyat ve zaman kaybına uğratıldılar.
Aslında açacaksın davayı veya hata düzeltilene kadar üzerine kaydedilen mülkleri geri vermeyeceksin. Tutuşturacaktın Gerede tapu çalışanını ve belediye çalışanının kıçını.
Benim asıl kızdığım noktaysa; bir hafta önce babamın geçen yıl ödemiş olduğu bu tutarı, cezası ve faiziyle toplamı 870-TL’yi, geri almak aklıma geldi. Bu öğleden
sonra belediyede Fatih’in yanına gidip durumu anlatıp "asıl hatanın, tapu
müdürlüğünde olduğunu ve sonrasında hata sizde" dedim.
O da okumuşluğunun, iş yaşamının verdiği tecrübeyle soğukkanlılıkla bana anında cevap verdi ve “madem mülkler sizin
değildi neden vergiyi ödediniz” dedi, bende hemen “ülkemizde ilk önce ceza
ödenir sonra itiraz edilir” dedim.
Zeytinburnu belediyesinde o muhterem Fatih beyefendi her yerde
kimliğini göstererek zorlukları aşan biri olduğundan biz normal vatandaşın
neler çektiğini bilmez. Kimliğini gösterdiği an, kapılar ardına kadar açılır.
Fatih, devletin herhangi bir dairesinde kimliğini göstermeden hallettiği bir işini söylesin bakalım.
Benim bu
yazdıklarımı bir devlet memuru anlamaz/ anlayamaz, ama bir vatandaş “leb demeden…”
işi çözer.