15 Mayıs 2013 Çarşamba

Rengin ne?


Biz Türklerin bir sorunudur; nüfus kağıdında Türk vatandaşı ibaresi var diye karşısındakinin Türk olduğunu sanması veyahut nüfus kağıdında Müslüman yazdığı için karşısındakinin Müslüman sanması. Bu öngörü sadece biz Türklere ait bir durumdur, kısacası görünüşe göre hareket ederiz.

Dün, Facebook sosyal paylaşım sitesinde bir olaya şahit oldum, inanılmazdı. Türk olduğumuzu her yerde belli ediyoruz. Amerika’da olsak bile seviyemizi belli ediyoruz. Facebook; insanların birbirleri ile tanışıp tekrardan arkadaş olduğu bir sosyal ağ. Facebook adlı bu sitede benim çocukluktan bir arkadaşım var, adı Koral. Kendisi Beşiktaş futbol takımı taraftarıdır, ama bir numaralı bir çocuktur, sağ olsun. J

Koral’ın iki arkadaşı onun Facebook sayfasındaki profilinde bir video altında yorum yaparak tartışıyor. Videodaki görüntülerdeyse, dört beş gün önce Hatay’da yaşanan terör olayı var, videoda terör olayı gerçekleştikten sonraki dehşet vahşet anlarının görüntüleri var. Koral’ın bu iki arkadaşı ise, yaralıları ölüleri bir köşeye bırakıp, evlerin işyerlerinin yıkılmış yakılmış dökülmüş, bu görüntüleri bir kenara bırakıp, kendi egolarını okşayan siyasi görüşü savunuyorlar, patlamadan sonra oluşan kargaşada insanların can havliyle yaptıklarından konuşuyorlar.

Tipik Türk tartışması; sona eren futbol maçının günlerce tartışılması gibi.

O terör olayında onlarca insan ölmüş, tüm varlıklarını kaybetmişler. Bizim arkadaşlar bu görüntülere yorumlarında “neden Allah kelimesinin başına CC konmuşmuş”, “neden konmayacakmış” tartışması içindeler.

Biri dini abartılı kullanıyor diğeri bu abartının nedenini soruyor. Bırakmışlar ölüyü yaralıyı dehşeti vahşeti terörü, Amerika’da yaşayan iki Türk birbirini yiyor.

Sanırım bu sosyal ağları, bizim gibi saçma sapanca tartışmalar için kullanan yoktur. İşin saçmalığı bakış açısının ne olduğu bilmemekten geçiyor. Biz Türkler hiçbir zaman gelişemeyeceğiz, biz hiçbir zaman zamana ayak uyduramayacağız. İnsanlar Mars’a saat başı tur düzenleyecek, biz Türkler “uzaya gitmek Sevap mı? Günah mı” diyeceğiz. Biz bilimle ilimi hiçbir zaman ayrı tutmayı öğrenemeyeceğiz. Bizler önyargımızı bir kenara bırakarak konulara bakamıyoruz, egomuzu ön planda tutmadan hareket edemiyoruz. Biz bilgiye bilince eğitime karşıyız, göreceliğe karşı biriyiz, bu yüzden de hiçbir zaman gelişemeyeceğiz.

Egomuz önyargımız yüzünden hiçbir zaman ortak yolu bulamayacağız, hep birbirimizi yiyeceğiz. Birileri İslamı kullanır birileri Türklüğü, her iki tarafta bilmiyor ki İslam’da göreceli kavramdır, Türklük’te.

Bazen bu tartışmalara şahit olunca, insanımız konusunda ortada kalıyorum; karşımdaki kişinin İslam’a bağlılığı konusunda veya Türklüğe bağlılığı konusunda ne kadar samimi olduğunu çözemiyorum.

Sokaklarımız; namazında niyazında, hacca gitmiş gelmiş diye kendine Müslüman dedirten insanla dolu, aracında evinde internetinde bayrak taşıyan insanla dolu. Ben hangisinin gerçek olduğunu hangisinin yalan olduğunu nasıl çözeceğim. Belki birçoğu Müslüman değil belki Türk değil, kimliğinde yazıyor diye görünüşünde var diye kimseye kimlik yapıştırmamak en iyisi. İnsanları Türklükleri ile Müslümanlıkları ile baş başa bırakmak en iyisi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder