25 Şubat 2017 Cumartesi

Kapalıçarşı'ya giderken...

24.02.2017
Bugün saat 16:00’dan sonra Marmaray ile Sirkeci istasyonuna gittim, oradan da Kapalıçarşı yanında bulunan kardeşimin çalıştığı atölyeye Coğaloğlu’nun paket taşlarından oluşan yokuşunu tırmanarak çıkarak gittim. Hem gezinme olsun diye o bölgeye gittim hem bu güzel havayı değerlendirmek amacıyla yola çıktım.


Kapalıçarşı’ya giderken Marmaray Sirkeci istasyonunda çok kötü bir an yaşadım… İnsanımız biz engellilerin peşini bırakmayacak, ne gelişecekler ne de engelli duyarlılığı için farkındalıkları artırmayı düşünecekler.


İnsanımızın bizi anlaması için engelliliği bire bir yaşaması lazım.

Kapalıçarşı’ya gitmek için, ilk önce 7-8 sağlıklıyla beraber beş dakika civarı asansör bekledikten sonra Gülhane çıkışına gidip yeryüzüne çıktım, orada bulunan tuvalet önünde beş dakika kadar bekledikten sonra baktım ki içeride bulunan çıkmayacak bende tekrar asansörle Marmaray’a iniş yapıp bu seferde Sirkeci Coğaloğlu çıkışı asansörüne gittim. Her iki asansör arası mesafesi yüz metre civarı, 10 veya 15 dakika sonra bu sefer sağlıklılarla beraber Sirkeci Coğaloğlu çıkışında yeryüzüne çıktım. Ben hızlıca tuvalet odası önüne gittim, ama orada da kapı duvar, yaklaşık üç dört dakika bekledikten sonra içeride bulunan çıkış yaptı. Tuvalet içerinden çıkış yapan istasyonda görevli bir polis memuruydu, her neyse dedim ve aceleyle içeriye girip işimi hallettikten sonra dışarıya çıktım.


Tam istasyondan çıkış yaparken o polis memuruyla bir güvenlik görevlisini yan yana görünce “şu tuvaletler konusunda lütfen kullanmayın ve kullandırmayın” dedim, o ise “biz ne yapalım” dedi, bende “o zaman kapı üzerinde bulunan engelli wc tabelasını sökün” dedim. Polis memuru suçunu bildiği için suskun, ama güvenlik görevlisi hâlâ üstüme gelmekte ısrarcı, o ısrarcı olur da ben hiç susar mıyım?


Sanki Marmaray’ın sahibi, kraldan çok kralcı…


En sonunda sinirlendim, çileden çıktım ve “ne yapıyım ne istiyorsun, sizin yüzünüzden altıma mı işeyim” dedim, arkamı dönüp gittim.


Bu yaşadığımdan sonra aşağıdaki metni Facebook profilime yazıp Marmaray Sirkeci’yi etiketledim.


“Sirkeci Marmaray istasyonunda bulunan iki adet engelli tuvaleti de sağlıklılar tarafından bugün işgal edilmişti... Hem Gülhane çıkışı hem de Coğaloğlu çıkışı.


Marmaray çalışanları tarafından kullanıldığı için ben yaklaşık yarım saat sonra tuvalet ihtiyacımı giderebildim. Yaşamış olduğum bu saçmalığı Marmaray yöneticilerine internet yoluyla bildireceğim, çünkü tuvaletlerin bu durumunu bir güvenlik görevlisine şikayet ettiğimde bana "sen işine bak" dedi. Bizim insanımız pis pis, mide bulandırıyorlar.”


Artık ben bu türden düşüncesizliklere kafayı takan biri değilim, insanlar ve düşünceleri umurumda olmadığımdan artık kendimi üzmüyorum, söylediklerini üzerime almıyorum, ama ben diğer engelli arkadaşlarımı ve gelecekte engelli olacak arkadaşlarım için üzülüyorum.


Bu tür olaylarda benim dirayetimi koruduğum kadar onların da benim kadar dirençli olabileceğini sanmıyorum, başka bir engelli arkadaşa aynı muameleyi yapar ve o engelli arkadaşımda bir travma yarata bilir.

Bu toplum engelli doğurmaya devam edeceğinden yapılabilecek tek bir şey var; o da bir an önce bu toplumu engellilik konusunda bir farkındalık yaratıp bilinçli duyarlı hale getirmemiz gerek.




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder