7 Aralık 2016 Çarşamba

Asansörden çıkarken...

Havaların soğumasıyla Olivium alışveriş merkezinde vakit geçirmelerim çoğaldı... 

Alışveriş merkezleri beni hem soğuktan etkilenmemi engelliyor, hem de kış aylarının gelmesiyle sıcaklığın düşmesi sonucunda oluşan sık tuvalete gitme ihtiyacım konusunda Engelli tuvaletleri imkanı sağlıyor. 

Kapalı, çok aşırı ışık ve gürültülü mekan olsalar da, yaz ayları gelinceye kadar başka alternatifim yok. Sadece benim değil, bir çok engelli arkadaşımın hayatını kolaylaştırıyorlar. 

Önümüzdeki 5-6 ay boyunca alışveriş merkezlerine mahkumum. 

Yaz aylarında üç dört saatte ihtiyaç için gittiğim engelli tuvaletine bugünlerde yarım saatte bir veya saatte bir gidiyorum.

Geçen hafta Olivium alışveriş merkezinde yemek katının asansöründen çıkış yaparken kontrollü bir şekilde geri geri geldiğim sırada küçük bir gölgenin arkamda olduğunu fark ettim ve aniden sandalyemi durdurdum. Hemen tekerlekli sandalyemin yönünü o gölgeye çevirdiğimde fark ettim ki gölgenin 3-4 yaşlarında bir çocuk olduğunu gördüm. Eğer tekerlekli sandalyemi durdurmakta bir saniye daha geciktirsem kesin o çocuğa vurur canını çok fena şekilde yakardım.

Hemen çevreye baktım ve bir kaç metre ötede eli telefonda bebek arabası başında duran bir bayan gördüm. Arkamdaki o çocuğun annesi oydu, çocuğuna bakmak yerine elindeki telefona bakıyor bebek arabası kullanıyor. 

Bende ona bakarak “doğuruyorsunuz, bari şu çocuklara doğru düzgün bakın” diye söylendim. O sessiz sakin duran kadın bakışlarını bana yöneltti ve “pardon, çocuğuma nasıl bakacağımı senden mi öğreneceğim?” dedi, ben şaşkına dönmüş halde ona bakarak “ben dikkat etmesem ne olurdu biliyor musun? Hem çocuğuna bakmıyorsun hem de beni mi suçluyorsun” dedim. 

Tekerlekli sandalyemle geri geri gelirken eğer çocuğa zarar verseydim, hanımefendi tüm suçu bana atar kendini rahatlatırdı.

Çocuklarına bakmaktan aciz bu insanlara akıl ver Yaradanım veya var olan aklı düzgün kullanmalarını sağla.

Bugüne gelecek olursam, yine aynı yerde aynı asansörden geri geri çıkarken, yine bir çocuk tek başına savunmasız arkamdaydı ve yine hemen  durdum. Annesi kim diye etrafıma bakınırken asansör bekleyen başka bir hanımefendi çocuğa “oğlum kenara çekil ezileceksin” diye seslendi. O sırada üç beş metre öteden bize doğru yaklaşan başka bir hanımefendi hemen “kenara çekil ezileceksin” diyen hanımefendiye “oğluma neden bağırıyorsun” diye sert şekilde sesini yükseltti ve bunu arka arkaya bir kaç defa yaptı. 

Ben ve hanımefendi şaşkına döndük, ne diyeceğimizi şaşırdık, nutkumuz tutuldu, donduk kaldık. Neredeyse sövüp dövecek, sanki çocuğunu dövmeye kalkmışız gibi davrandı. 

İki hanımefendi sert bu şekilde ağız dalaşı yapmaya başladı, bense hemen o bölgeden uzaklaştım çünkü belli ki o çocuğun annesi sorunlu bir kadındı. 

Evinde annesine babasına kocasına sesini çıkartamayan zavallı biri olduğunu düşündüm. Evinde egosu yerlerde olan insanlar, içlerindeki canavarı böyle çıkartır. Bu gibi durumlarla bir çok defa karşı karşıya gelmiş biri olarak, bilirim ki çözüm olasılığı sıfırdır. 

Sen çocuğuna bakmayı becereme, birde kalk başkalarını suçla... Ya sus kenara çekil veya çocuğuna zarar gelmesini önlediği için o hanımefendiye “teşekkürler” de ve git. Egosu için etrafa saldırması gereksizdi. 

Bazısı çocuğunun göreceği zarar karşısında  “Kader” “Alın yazısı” diyor kenara çekilip çocuğuna bakmıyor, bazısı da salak düşüncesiz olduğundan çocuğuna bakamıyor / bakmıyor. 

Ben bu tip kadınlara hiç acımam üzülmem veya nazik davranmam, ama bakamadıkları çocuklara üzülürüm. 

Ülkemiz insanının, gerçekten psikolojik yardıma ihtiyacı var. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder