Aşağıdaki metni CİMER’e gönderdim. Göndermiş olduğum bu başvurumu Danimarka’da yaşayan Zeynel amcanın kızı Beyhan ablayla beraber hazırladık. Ben kaba taslak olarak bir metin hazırladım, Beyhan ablaya gönderdim, o da düzeltmeler yapıp bana gönderdi.
"
Sayın yetkili ben 26 yıldır annesinin bakımına muhtaç yaşayan yüzde 79 engelli Abdullah Ünal (46).
2008 yılında TBMM tarafından bakıma muhtaç engellisine bakana 'Bakım maaşı' adı altında destek verilmeye başlandı. Kanunun çıktığı günlerde başvuru yapmıştık, ama o yıllarda Zeytinburnu sosyal hizmet görevlileri tarafından yapılan araştırmalar sonrasında evin geliri otuz Türk Lirası (30- TL) fazla çıktığından annemin bu maaşı alamayacağı sonucuna varıldı.
Hatta 2016 yılında 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Zeytinburnu kaymakamlığına evimizin gelirinin bilerek yüksek çıkartıldığını belirttiğim bir dilekçeyle savcılığa başvurum söz konusu oldu, ama bu girişimim savcıya ulaşamadan savcılık kapısı önünde bir görevli tarafından dilekçem okunarak engellendi.
Şu an sizden istediğim, 2008 yılından bu yana kanunen hakkım olan bakım maaşının hangi gerekçe ile bana ödenmediğinin araştırılması ve eğer kanun kapsamında ise bu maaşın tarafıma bağlanmasıdır. Kendi devletimi mahkemeye vermeme adına bu başvuruyu yapıyorum. Gerekirse haklarımı günlük yasal faizi ile alma yolunda kanuni yollarla da arayacağım belirtmek isterim.
"
3.06.2022
10 Nisan günü 2022 tarihinde CİMER’e Bakım maaşı konusunda durumumun tekrardan araştırılması için bir başvurum olmuştu, çünkü 2008 yılında Bakım maaşı kanunlaştığı günlerde başvurumda evin geliri 30- TL yüksek olduğu için başvurum ret edilmişti.
Engellisine bakan kişiye verilen bu maaş; iki üç evi, lüks arabası, iş yeri olan bir çok AKP MHP üyesi olan Bakım maaşını alabiliyor.
Neredeyse üç ay önce CİMER’e bu başvurum sonrası bugün saat 11:40’da kapımıza bir hanımefendi geldi, annem gelip tamamen kendisinin bakımına bağlı yüzde 80 engel raporu olan tekerlekli sandalyeli beni kapı önüne hanımefendinin karşısına getirdi ve onunla görüşmeye başladım.
Aile ve sosyal hizmetler bakanlığı tarafından yönlendirilen bu hanımefendi CİMER’e başvurum hakkında bana bilgi verip ne yapacağım konusunda beni yönlendirdi. Bana; şu anda evde dört kişi yaşadığını, babamın işçi emeklisi olduğunu ve aldığı maaşı söyledi, benim malulen emekli olduğumu ve aldığım maaşı söyledi, bizimle yaşayan kardeşimin asgari ücretli olduğunu ve aldığı maaşı tek tek belirtti. Hatta bunları, ondan önce ben söyledin, çünkü okuduğu kağıtta ne yazdığının farkındayım.
Sonra hesap makinesiyle rakamları hesapladı: “evin gelirinin 12.000- TL küsur olduğunu, bunu evde yaşayan dört kişiye böldüğünde de kişi başına 3.150- TL düştüğünü, Bakım maaşı alabilmek için bu rakamın 2835- TL olması gerektiğini” söyledi.
Bu sebeple de kişi başına gelirin 2835- TL’ye düşürülmesi için bir şeyler yapılması gerektiğini, mesela asgari ücretli kardeşimin evden ayrılması olabileceğini” söyledi. Eğer bunlar yapıldığında sınır olan kişi başına 2835- TL’yi tutturabileceğimizi” söyledi.
Sonrasında hanımefendi “başvurumun olduğu taktirde Bakım maaşı alabileceğimi, ama konu hakkında tekrardan CİMER’e baş vurmamamı" istedi.
Ben, hanımefendinin bana verdiği o taktikleri uygulamadığım için 2008 yılından bu yana Bakım maaşı alamıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder