21 Ağustos 2013 Çarşamba

Engel T.B.M.M'de


Toplumumuzun nüfus olarak yüzde onundan fazlasını oluşturan engelliler, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir kişi tarafından bile temsil edilmiyor oluşu çok utanç verici bir durum. Bu utanç verici tabloyu göremeyen veya görmezden gelen o kadar çok kişi var ki, bu tabloyu engelli dernekleri vakıfları bile görmüyor.

Dernek ve vakıflara gönülden destek vermememin nedeni de bundan.

Mecliste bulunan siyasi partilerde hiç engelli birey yok, engelli birey var ama onlarında engelliler hakkında yorum yaptığını “hiç görmedim” desem yeridir. Ne zaman engellilerle ilgili özel gün olsa ortaya çıkarlar, ya basın açıklaması yaparlar ya da kameralar karşına geçip çarpıcı birkaç açıklama yapıp gündemi birkaç günlüğüne meşgul edip “bu bireyleri önemsiyoruz destekliyoruz” denilir o kadar.

Akp’nin birkaç engelli vekili var, ama hiç ortalarda görünmezler, Chp’de bir vekili var sanırım onu birkaç defa ekran karşısında gördüm. Mhp ve Dtp partilerinin sanırım hiç engelli vekili yok, varsa da görmedim duymadım bilmiyorum.

Ya meclisteki vekillerin engelli hale gelmesini bekleyeceğiz ya da engellilere işlerinin düşmesini bekleyeceğiz, meclisimizin bizi hissetmesi için.

Öyle bir örgütleneceksin ki; tüm engellilerin ve ailelerinin oyunu alıp mecliste engellileri bir siyasi parti olarak temsil edeceksin. Vekillerinin tamamı engelli olacak, danışmanlarının ve sekreterlerinin tamamı sağlıklı bireylerden oluşacak. Ortopedik engelli, zihinsel engelli, duyma engelli, görme engelli Mongol Spastik Down sendromlu gibi bireylerden oluşacaklar.

Tüm vekilleri engellilerden oluşturacaksın ki, toplumun her kesiminden oy al çünkü Türkiye’deki siyaset bunu gerektiriyor. Şu an meclise baktığımda görüyorum ki; siyasi partiler toplumun her kesimine hitap etmek için uğraşıyor, bu hitabı da yarım yamalak yaptıkları içinde el attıkları her işin içine ediyorlar.

Türk insanı basittir, yani bir siyasetçinin vaadini yerine getirmesi önemli değil, sadece mitinglerde bas bas bağırması yeter, insanımız hemen ona kanar, o yapılması imkansız bir şey vaat etse bile  alkışa boğulur.

İnsanımıza; “Cumhuriyetçiyim”, “Milliyetçiyim”, “Dinciyim”, “Apocuyum” denilsin yeter.

İnsanımızın anlaması gereken şu; kimlikte “Türk” veya “İslam” yazıyor diye, karşıdaki insanın samimiyetine güvenemezsin ki. Evine bayrak asıyor diye “gerçek Türk” diyemezsin ki veya namaz kılıp hacca gidiyor diye “İslam’ın yolunda ilerliyor” diyemezsin ki.

Şimdilik Türkiye’de bulunan yedi bölgeden ikişer üçer engelli vekil çıkartılsa yeter, ne kadar çok aktif olunursa o kadar çok oy potansiyeli yükselir. Mecliste engellileri temsil edecek bu parti sürekli gündemi meşgul edecek, hemen her gün meclise engellileri ilgilendiren konularda bir öneri sunacak.

Toplumun her noktasında engelli ve engellilik gözlere sokulması gerek; trafikte, kaldırımda, yolda, ışıklarda, yaya geçitlerinde düzenleme yapılmalı. Kamu kurum ve kuruluşlarında, özel sektörde binalarda çalışanlarda bankolarında düzenleme yapılmalı. Alışveriş merkezleri rampalarında, engelli tuvaletlerinde, mağazalarında düzenleme yapılmalı. Toplu taşıma yapılan araçları duraklarında araçlarında çalışanlarında düzenleme yapılmalı. Eğitim yuvalarında genç beyinlere engelliler okutulması için düzenleme yapılmalı. Park ve bahçelerde müzelerde düzen yapılmalı. Sağlık kurumlarının yapılarında çalışanlarında kanunlarında düzenleme yapılmalı.

Çevre öyle değişmeli ki, sağlıklı bireyler yaşam alanlarında işlerini görürken zorlanmalı ve “biz çok hatalıymışız, size zulmediyormuşuz” demeliler.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder