30.04.2017
Dün Özkan ile Marmaray ile Yenikapı’ya oradan da Hacıosman metrosuyla Şişhane’ye kadar gidip asansörle Kuledibi tarafından yeryüzüne çıktık. İlk önce gezine gezine İstiklal caddesini geçip Taksim’e ulaştık, orada biraz zaman geçirdikten sonra da Gezi parkının olduğu bölgeye geçip bir bankta Özkan ile yaklaşık iki saat geçirdik. Hava sıcaktı, gökyüzü bulutsuzdu. Ve insanlar, insanlar çok keyifliydi.
Gezi parkında bankta zaman geçirdiğimiz sırada yanımıza sağ bacağı olmayan 56 yaşında Mehmet Bayrak ad soyadlı bir ağabey geldi. Ağabeyle yeni tanıştığım halde bir anda samimi olup dertlerimizi sıkıntılarımızı paylaşıp çare arayış çabalarımızı konuşur buldum kendimi.
Yaşamımız hakkında, siyasi görüşümüz hakkında, sağlıklara bakışımızda veya sağlıkların bize bakışı hakkında tüm görüşlerimiz ön görümüz bile aynı.
Mehmet ağabeyle sohbetimiz sırasında konu tedavi sürecimize geldiğinde öğrendik ki; ilk tedavimizi aynı doktorlar yapmış aynı terapistlerden tedavi almışız. Bazı tecrübelerimiz bile aynı, birçok görüşümüz ön görümüz aynı, sağlık sektörünün ikimize aynı Kader’i biçmiş aynı Alın yazısını yazmış.
Sohbetimiz sırasında bir ara konu; Baklofen pompadan açıldı, ben "ağabey 1996 yılı son günlerinde Amerikan hastanesinden Ali Zırh Omurgadan giriş yapıp ilaç vermeyi önerdi, ama ben kabul etmedim çünkü hem riski olan bir tedaviydi hem de çok aşırı pahalıydı" dedim.
Mehmet ağabey, Baklofen pompayı taktırmış, kullanan birisi... Ücreti konusunda o da şikayetçi, ama yine de taktırıp kullanmaya başlamış. Konuyu biraz daha derinleştirdiğimizde öğrendim ki; o Baklofen pompadan hiç memnun değil, neredeyse hiç faydasını görmedim, dedi.
Baklofen pompa; omurgaya takılan bir cihaz, bu cihazdan belirli aralıklarla belirli dozlarda ilaç veriliyor. Bir nevi şu an revaçta olan Botox. Botox nasıl kaslara enjekte ediliyorsa, o da omurilik kanalından istenilen bölgeye gönderiliyor.
1976 İstanbul doğumluyum, yaşamımı halen İstanbul'da sürdürmekteyim. Yirmi yaşında Anevrizma'dan dolayı beyin kanaması geçirdim, yarım saat içinde bir acil servis doktorunun karşısında olmama rağmen ilgisizlik nedeniyle yaşamımı tekerlekli sandalyede sürdürmekteyim. His kaybı olmayan sol tarafı felç bir kişiyim. Sorunların ve zorlukların üzerine giderek çözüme ulaşan ve engelli bireyler için farkındalık yaratmaya çalışan bir aktivistim. BİZLER ENGELLİ DEĞİLİZ, BİZLER ENGELLENİYORUZ.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Abdi İpekçi spor kompleksi açıldı...
Dün Zeytinburnu'nda yenilenmiş olan Abdi İpekçi Spor salonunun yeni kompleksinin açılış töreni vardı. Açılışı sayın Cumhurbaşkanı Rec...

-
BİZLER "ENGELLİ" DEĞİLİZ, BİZLER ENGELLENİYORUZ... Kaldırımlarda, Rampalarda... Caddelerde yollarda, trafik lambalarında, yay...
-
Birkaç hafta önce bir mektup hazırladım, bu mektubu yazıcıdan çıktısını alıp, bir zarf içine koyup taahhütlü olarak Türkiye Büyük Millet...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder