18 Şubat 2013 Pazartesi

Rampalar kimin için...

Olivium alışveriş merkezinden çıkarken üst girişin olduğu kapıdan çıktım. Üst çıkışın merdiven basamaklarının iki yarında iki metre uzunluğunda genişçe rampaları var, bu rampaların eğimi ve genişliği çok çok iyi. Tekerlekli sandalyeli engelliler, yaşlılar, bebekler ve bebek arabalılar için güzel düşünülmüş bu rampalar.

Bugün o rampadan geçişimde garip bir olay gerçekleşti; yaşlıca olan birkaç turist durmuş aralarında bir şeyler konuşuyor, bende yanlarına yanaşıp beni fark etmelerini bekliyorum, üç dört saniye içinde beni fark etmediler, bende hemen harfleri uzatarak “pardon” dedim, dikkatlerini hemen çektim. 

Beni fark etmeleriyle İngilizce olarak benden defalarca özür dilediler “sorry sorry, pardon pardon” diyip durdular ve suratları kızardı. 

Beyaz olduklarına göre sanırım Almandılar, yüzlerinin kızarması anında belli oldu. Ben “sorun yok” dermiş gibi kafamı sallayıp gülümsedim. Eğer İngilizcem iyi olsa “hayır özür dileyecek bir şey yok, burası sizler içinde bizler içinde, sizler özür dileyip suratını kızartıyorsunuz, eğer bizden biri olsaydınız yani Türk bana ters ters bakar “geç” derdiniz” derdim.
 
Bu benim huyumdur, insanlar beni bu şekilde engellerler ise yanlarına yaklaşır beklerim, bazen “pardon” bile demem. Neden “pardon” dedim, çünkü o rampa o turistlerin hakkı, yaşları geçkin olduğu için. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder