18 Şubat 2013 Pazartesi

“Amca seni kim tutuyor”


Yıl 2007, bir ara bilgisayarda bulunan resimlerime bakıyordum, tam bu sırada yanıma henüz dört yaşında olan yeğenim geldi ve onunla resimlerime bakmaya başladık. 

Resimleri yavaş yavaş geziyorum, bir yandan da yeğenime resimler hakkında bilgi veriyorum, "bak burada bebektim", "burada denize gitmiştik", "bu baban bu ben" diye, tek tek anlatıyorum. 

Bir resmim var 1994 yılında “Zeytinburnu Ticaret lisesinde okurken okul bahçesinde çekilmiş olduğum resim, yeğenim o resmimi görünce bana "amca seni kim tutuyor" dedi. 

Çocuktaki akla bak ya, bu nasıl bir nesildir anlamıyorum... 

Ben, 1994 yılında okul bahçesindeki o resmimde bahçede tek başıma dikiliyorum. Yani bir sağlıklıyım. Yeğenim beni bu halde, yani hep yürüyemeyen biri olarak gördüğü için, her zaman yanımda birileri varken ayakta durduğumu gördü. 

Çocuk beni bahçede tek başıma ayakta görünce bir çıkmaza girdi, algılayamadı ve birden bana "amca seni kim tutuyor" dedi. 

Zaten yeğenimin albümümde ve odamda bulunan resimlerime yaptığı yorumlar her zaman çok ilginç gelmiştir bana. Odamda duvarlarda her zaman benim iki üç resmim asılıdır. Bu resimlerden bir tanesi bir bahçede çekilmiş bebeklik resmim siyah beyaz bir resim ve ayaktayım, bir yaşımda filanım. Diğer duvarda da başka bir resmim var, ama o resmim vesikalık çekildiğim bir resmim. 

Ara sıra yeğenimi yanıma alırım sorarım resimlerimi “bu kim?" "Ora neresi?” "burası neresi?" diye. 

Dikkatimi çekti yeğenim on beş yıl önce çektirdiğim vesikalık resme “sensin” diyor veya albümünde benim bebekliğim olan bir resme “sensin” diyor ama dikildiğim bir resmimi görünce tepkisi “bu kim?” oluyor. 

Ben bu olaya şöyle bakıyorum; onun yaşı dört, daha küçük olduğundan beyni tam olarak algılayamıyor. Tabi ki akıl olarak o çocuk çok akıllı bir çocuk olacak ama şu anda benim hakkında kafasında yürüttüğü düşünce bakımından bir çıkmaz içinde, benim hep bu tekerlekli sandalyede yaşamış olduğunu sanıyor. 

Bu düşüncesinde haklı çünkü doğdu doğalı hep bu sandalyedeyim, doğdu doğalı beni hep birileri tuttu ve hep birilerine yaslanarak ayakta durdum. 

Şimdi de bir çıkmaz içinde o çocuk.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder